Lüks Desenlerin Markası Oopscool'un Kurucusu Pınar Uçar Gül ile Keyifli Bir Sohbet Gerçekleştirdik!

Pınar; tam 12 yıl önce kurduğu markası için durmadan üretiyor, desenlerle boğuşuyor, enerjisini yeni parçalara vererek koleksiyonunu genişletiyor, başardıkça yepyeni sezonlara hazırlanıyor ve asla durmuyor! Haliyle yıllar öncesinde hayata geçirdiği markası Oopscool, şimdilerde herkesin beğenerek kullandığı parçaların yer aldığı lüks desen algısına sahip bir marka. Bize de gururla alkışlamanın dışında markanın hikayesini, şimdiki konumunu ve geleceğini konuşmak düştü. Çok da iyi oldu!
12 yıldır varsın sektörde Pınar. Ne kadar çok olmuş! Bravo! İlk günden beri kadrajımda bir markan var, hatta yıllar önce bir blazer ceketini almıştım, hala da severek giyerim. Nasıl başladı markanın hikayesi?
Ne mutlu bana!! Çok teşekkürler güzel sözlerine…10 seneden fazla sektörde tasarım ve marka direktörlüğü yaptıktan sonra 2010 yılında isim hakkını ablamla aldık, ilk ulaşılabilir bir online satış sitesi olarak kurgulamıştık ancak 2012 yılında lüks desen markası olarak yeniden doğdu. Yıllarca severek giyip kimseye vermeye kıyamadığınız, gardırobunuzda da özenle torununuza saklayacağınız ölümsüz desenlerin markası olma hayaliyle yola çıktık. Tam 12 senedir bu hayalin peşinde desenler tasarlıyor, koleksiyonlar hazırlıyoruz.
Oopscool nerden çıktı peki isim olarak?
Oopscool ismini, Pemra Ataç Açıktan ve Burcu Tokatlı isim anneleri… Şaşırtıcı derecede cool!
Markayı yakın kadraja aldığımızda tam olarak ‘lüks desen’ vurgusunu görüyoruz. Nasıl belirliyorsun bu akışı? Hatta nasıl şaşmıyorsun hiç kendi çizginden yıllardır demek daha doğru olur.
‘Lüks desen’ dediğimizde, hem kaliteden hem de nitelikli tasarımdan bahsediyoruz ve tabii ki bir desen markası olduğumuzdan… Desen şaşırtıcı bir fikir barındırsın, ilk gördüğünde vurulacağın bir renk paleti olsun, bu desen kaliteli bir kumaşla birleşsin, iyi bir işçilikle dikilsin… Bu temelde her sezon daha iyi kumaş ve tasarımla, kaliteden ödün vermeden çalışarak, çıtayı yükseltmeye ilham olmaya çalışıyoruz..
Her sezon çekimin büyük ses getiriyor. Pofudukluk algısı ise günden güne artıyor gibi. Hamur gibi görünen ürünleri mağazada bırakmaya gönlü el vermiyor kimsenin. Üretim sürecindeki hassasiyetlerin neler?
Çekimler bizim için çok önemli, kendimizi ifade etmenin en güçlü yolu kampanya çekimlerimiz. Koleksiyon tasarımı kadar, çekim hazırlığında da çok heyecanlanıyorum. Koleksiyonun hissi, adı ve kampanya çekiminin bir harmonisi olmalı. Bu doğru kurgulanırsa çok etkili bir sonuç çıkıyor. Sektörde genelde gördüğüm sıradan bir ürün çekim ile havalı hale getirmeye çalışılıyor, biz ise sıra dışı bir ürünün etkisini doğru vermeye çalışıyoruz. Minimalist bir kadına, maksimalist bir ürünü beğendiriyoruz ki bu benim en sevdiğim şey. Üretim süreci çok emekli, baskı kalitesinden kumaş kalitesine ve tabii ki dikişine kadar çok titizlikle yönetiyoruz üretim tarafını.
Yeni sezonun desenlerine çalışmaya yaklaşık ne kadar süre önce başlıyorsun?
Yaklaşık 4 ay önce başlamam gerekiyor. Bu süre; desen tasarımları, kumaş seçimleri, desenlerin kumaşa basılması, modellerin kalıp ve son olarak dikim işi için gereken süre. Ancak ben koleksiyona son dakikaya kadar yeni bir desen ekleyebilirim.
Peki sezon trendleri seni etkiliyor mu? Yoksa kendi bildiğini okuma konusunda ısrarcı mısındır?
Trendler, müşteri satın alma eğilimlerini kesinlikle belirliyor. Bu matematikte trendleri oluşturan lüks markalar ve bu markaların yarattığı akımları uygulayan uygun fiyatlı markalar var. Biz bu denklemde kendi ülkemizde trend belirleyen taraftayız. Özgün olmayı, düşünülmemişi yapmayı çok seviyorum, markanın kurgusunu hep bunun üzerine yapıyoruz. Özgün ve şaşırtıcı ol. Yani bildiğimi okuyorum, evet!
Sosyal medyada da takip ettiğimiz kadarıyla sen de enerjisi yüksek bir kadınsın. Sektörde ayakta kalmaya çalışırken zorlandığın, enerjini ve motivasyonunu kaybettiğin oluyor mu? Nasıl ayağa kalkıyorsun?
Aslında motivasyonu zorlayan şey sancılı bir ekonomik süreçten geçiyor olmak, her sektörün dikkatli hareket etmesi gereken zamanlar malesef. Dikkatli ve istikrarlı bir şekilde çalışılırsa bu günlerden çıkılacağını düşünüyorum. Ekibimiz çok tatlı, genç ve çok enerjik, bayılıyorum hepsine. Ben ise 40’lı yaşlarda daha olgun ve yalın zevkleri olan biri haline dönüştüm. Görünen renkli dünyamın altında çok sıradan, kendi halinde, tatlı bir hayatım var.
Biliyorum, hepsi çok kıymetli senin için ama en çok hangi ürün grubunu yaratırken heyecanlanıyorsun?
Buna şöyle cevap verebilirim, ürün grubu değil de, eğer tasarladığım şeyin sıra dışı, şaşırtıcı ama bir o kadar da güzel olacağını hissedersem, o zaman kalbimde kelebekler uçuşuyor. Tasarladığım şey her ne ise göreni kendine aşık etmeli.
Bana oopscool kadınını tarif eder misin?
Bakımlı, özgüvenli, minimalist cool kadının içindeki maksimalist taraf.
Son zamanlarda artan maliyetler fiyatların hızla yükselmesine de sebep oldu tabii ama bu durum alım gücünü de etkiledi. Ara ara indirim yapan bir markasın değil mi?
Evet maalesef maliyetler sürekli ve hızla artıyor. Çok yüksek adette üretim yapmıyoruz. Ürünler çoğunlukla hızlı tükeniyor. Standart bir indirim ritüelimiz yok ancak tabi bazen indirim de oluyor. Duruma göre yol alıyoruz diyebilirim.
Şimdilerde Nişantaşı mağazan sosyal medyada gündemde, şahane bir sarı giydirme yaptın. Önünden geçerken içeriye girmemek imkansız adeta! Böyle çıkışların marka kimliğine olan olumlu yansımalarına iyi bir örneksin. Senin fikrin miydi?
3 sene önce ‘’sugar factory’’koleksiyonu inanılmaz sevildi. O kış herkesin üzerinde biz vardık, müthiş bir sezondu, herkes bizden bahsediyordu. Oopscool, o sezondan sonra pufferlarla çok özdeşleşti. Sadece deseniyle değil oversize kalıp tasarımı da çok farklı olduğundan bir trend yaratmıştık. Bu sezon da aslında puffer dünyamızı ‘’WE PUFFED TO HUG YOU’’ ile sloganlaştırmak istedik. AI programları ile boğaz vapurunu, galata ve kız kulesini ‘’sarı puffer’’la kapladık ve tabi bu fikri mağaza vitrinine taşıdık. Ortağım ve marka direktörüm Ahu Parker ile birlikte konuşurken çıktı fikir. Uuzn zamandır mağaza vitrini için çarpıcı bir şey yapmak istiyorduk ve sanırım 12’den vurduk!
Ev koleksiyonun da var. Üstelik duvar kağıtları fazla ilgi çekici desenlere sahip. Döşeme öncesi ölçümlendirme mi yapıyorsunuz? Özellikle çocuk odaları versiyonuna bayılıyorum!
Eskiden ölçümleme yapıyorduk ancak artık daha pratik hale getirdik. Standart ölçülerde online mağazada satışı geçen sene başladı.
Sadece online sitenden ve showroomundan satış mevcut değil mi?
Online mağaza ve Oopscool nişantaşı mağazasından.
Son olarak markanın 10 yılda buralara gelmesini bekliyor muydun? Bulunduğun noktadan memnun musun?
Hiç planlamamıştım, zaman hızla aktı, ben yalnızca istikrarla her sezon daha iyisini yapmaya çalıştım. Eğer bir şeyi aşkla yaparsanız, tanınmaması, sevilmemesi pek mümkün değil bence. Şimdi ise markanın bilinirliği elbette çok fazla ve bundan tabii ki çok mutluyuz.